SAVAŞ SANATI YAPISI VE İÇERİĞİ Savaş Sanatı’nın ilk bölümü stratejinin önemine ayrılmıştır. Klasik I Ching’ de söylendiği gibi,“Önderler sorunları düşünüp onların önüne geçerler.” Askeri harekatlar bakımından Savaş Sanatı her türlü eğilime girişmeden önce değerlendirilmesi gereken beş noktaya dikkat çeker: Yol, hava koşulları, arazi, askeri önderlik ve disiplin. Savaş Sanatı’nın ikinci bölümü, savaşın, hatta başka ülkelerde girişilen savaşın içerideki sonuçlarını tartışmaktadır. Harekatları, hele anayurttan uzak girişilenleri uzatmama konusunda şiddetli uyarılarla sürat ve etkinlik vurgulanmaktadır. Enerji ve maddi kaynakların idareli kullanılmasına büyük önem verilir. Kuşatmanın planlanması üzerine olan üçüncü bölüm de tasarrufun önemine değinmektedir; genel hedef, gerek toplumsal, gerekse maddi kaynakları olabildiğince az tüketerek, yoluna çıkan herkesi ve her şeyi yok etmeksizin zafere ulaşmaktır. Savaş Sanatı’nın dördüncü bölümü strateji ve savaşın en önemli konularından biri olan saflaşma üzerindedir. Karekteristik bir Taocu tutumla Sun Tzu zaferin anahtarının uyarlanabilirlik ve çözülmezlik olduğunu vurgular. Savaş sanatının beşinci bölümünün konusu kuvvet ya da momentum, eylem halindeki grubun dinamik yapısıdır. Sun Usta burada örgütsel becerileri, eşgüdümü savaşın konvansiyonel ve gerilla yöntemlerini vurgular. Sonsuz taktik çeşitlemelerine baş vurarak değişim ve şaşırtmacaların altını çizer, çıkmazlara sürüklenmek üzere düşmanların psikolojik koşullarından yararlanır. Altıncı bölüm, savaş sanatlarına yaygınca uyarlanan temel Tao’cu kavramlardan olduğu daha öncede belirtilen “boşluk ve doluluk” konusunu ele alır. Burada esas fikir, bir yandan enerji ile dolu olup öte yandan da, Sun Usta’nın dediği gibi kendini yenilmez kılarak ancak yenilgiye açık olduklarında düşmanları alt etmek amacıyla düşmanları boşaltmaktır. Savaş Sanatı’ nın silahlı mücadele üzerine olan yedinci bölümü somut savaş alanı düzenlemeleri ve muharebe manevraları üzerindedir ve Sun Tzu’ nun ana temalarından bir kaçını yeniden getirir gündeme. Savaş Sanatı’nın sekizinci bölümü sanatçının sanatının köşe taşlarından biri olarak değerlendirilen uyarlanmaya ayrılmıştır. Sun Usta, ”bu nedenle arazide üstünlük sağlayabilecek mevcut uyarlamaları bilen generaller, askeri gücü nasıl kullanacaklarını da bilirler. Arazinin yapısını bildikleri halde nasıl üstünlük sağlayacaklarını bilemezlerse, bundan bir yarar elde edemezler” diyor. Dokuzuncu bölüm orduların sevkine ilişkindir. Sun Usta burada da savaşçı sanatının fiziksel, toplumsal, psikolojik yönünü irdeler. Arazi üzerine olan onuncu bölüm taktik manevralar ve uyarlanabilirlik üzerine düşünceyi sürdürür, arazi tiplerini sayarken bunlara kendini uydurma yollarını da sıralar. “Dokuz Zemin” başlığını taşıyan onbirinci bölüm, özellikle grubun araziye olan zaafı bakımından, arazinin daha ayrıntılı bir irdelenmesini oluşturmaktadır. Burada da “Dokuz Zemin”in salt fiziksel araziye değil, onun toplumsal ve daha soyut anlamlarına uygulandığı anlaşılmalıdır. Sun Ustanın bu bölümde saydığı dokuz zemin şunlardır : “Uyuşmazlık zemini, hafif zemin, tartışma zemini, seferli yol, kesişme zemini, ağır zemin, kötü zemin, kuşatmalı zemin, ölüm zemini. Savaş sanatının onikinci bölümü, yangın çıkarmaya yönelik saldırıların çeşitli biçimlerinin yanısıra takibin teknik yönlerinin ve stratejilerinin kısa bir betimlemesi ile başlar. Savaş Sanatı’nın onuçüncü ve son bölümü casusluk üzerinedir ve istihbaratın asli bir önem taşıdığı strateji üzerine bir bölüme bağlanarak çemberi tamamlar.